21 Haziran 2010 Pazartesi

Ezberle Başlayan Matematik Hüsranla Biter

Merhaba Dostlar, kitaplarımı alanlarda en çok dikkat ettiğim konu kitapta aradığını bulmalarıdır. Bu yüzden sitemde kitaplarım hakkında çok geniş şekilde tanıtıcı bilgi verdim.

Sınıf öğretmeni olmam nedeniyle matematik alanında yazdığım kitaplarda ve yaptığım çalışmalarda mucize çözümler yerine konuyu temelden ele alan değerlendirmelere yer verdim.

Birinci kitabım ‘’Matematikle Barışıyorum’’ da ülkemizdeki matematiğe bakış açısının bir profilini çıkarıp teşhisi doğru olarak ortaya çıkarmaya çalıştım.

İlk kitabımı ( kitapçık ) yazarken yaptığım araştırma ve çalışmalarda ezberle başlayan matematiğin kabusla bittiğine şahit oldum.Bu yüzden ikinci kitabımda ezberin çıkış noktası olan çarpım tablosu öğretimi üzerinde durdum.Bu yüzden ikinci kitabımı okuyanların kitabımdan tam anlamıyla yararlanabilmeleri için üç konuya dikkat etmeleri gerekiyor.

Çalışmayı baştan sona önyargısız dikkatlice okuma.Bölüm sonlarına koyduğumuz ek okuma listelerindeki yazıların linklerine ulaşıp okuma.Çok önemli olanları bir dosyada biriktirme.Üçüncü bölümde anlattığımız yöntemleri uygulama, anlamadığı bölümler hakkında yardım alma.

Kitaplarım hakkında yapılan olumlu veya olumsuz her değerlendirme benim için çok önemlidir.Bu yüzden yapılan her değerlendirmeden mutlaka yeni bir şeyler öğrenmekteyim. Fakat Ekim 2009 sonunda kitaplarımı isteyen Yeliz ve Pınar hanımlara göndermiştim. Kitaplarımı aldıklarında ikisi de aynı gün bir ön değerlendirme gönderdi.

Bu ön değerlendirmeler arasındaki 180 derecelik fark beni çok şaşırttı.Aynı değerlendirmeleri benim yerime siz olsaydınız ne yapardınız acaba ?

Yeliz Hanım : Selam Necip bey kitabınız elime ulaştı fakat elime gecen 1. kitap ve fotokopi idi dikkatimi çeken fotokopinin 81 sayfasına kadar olan yazılarda duygu ve düşünce içerikli olması beni tatmin etmedi.’’Etkili ve Pratik Yöntemlerle Çarpma ve Dört İşlem’’ konulu olması beni çok etkilemişti fakat fotokopinin içeriği bu konu hakkında bize fazla bilgi vermemektedir.

Ben avantajlı paket olarak 2 kitap birden diyerek size sipariş verdim.Fakat elime gecen kitaplarda ılk öğretim 3 sınıf dört işlem ve çarpma kolay ögretimi hakkında bir detaya fazlasıyla rastlayamadım. Üzülerek kitaplarınızı size iade etmek istiyorum.Emeğinize kesinlikle saygı duyuyorum fakat içerik olarak beni tatmin etmedi desem daha doğru olur düşüncesindeyim.Saygılarımla….

Pınar Hanım : Merhaba hocam, kitaplarınızı aldım henüz tamamını okuyamadım ama okuduğumda muhakkak yorumlarımı ve gösterdiği etkiyi anlatacağım size. Gönderdiğiniz Süper Çocuklar şarkısını da dinledim.Çocuklar için eğlenerek öğretecek eğlenceli hoş bir şarkı olmuş, büyükleri bile eğlendiriyor çocuklarda muhakkak büyük coşku yaratacaktır. Allah sizler gibi eğitimcileri başımızdan eksik etmesin tekrar rahatsız edeceğim sizi hem yorumlarımla hem de yardım etmeniz gereken konularda şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.Saygılar ...

Yaptığım işin zor bir iş olduğunu biliyorum.Çünkü eski Kültür Bakanlarımızdan Tınaz TİTİZ Bey’in deyimiyle bir kanser olan ezberi yenmeden matematik alanında başarıyı yakalamamızın mümkün olmadığını çok iyi biliyorum.Bu yüzden ikinci kitabımın arka kapağına ‘’Çarpım Tablosu Ezberi Öldü’’ şiirini koydum.Altın da şu tesbit cümlemei ekledim.

‘’Türk Milletinin matematikte başarılı olmasının ilk şartı ; var olan potansiyel zekanın ezber hapishanesindeki esaretinden kurtarılıp mantıkla işbirliği yapar hale gelmesidir.Necip GÜVEN ‘’

Ezberin Türk Toplumunda yaptığı tahribatı anlatması bakımından 2006 yılında okulumuzda raporlu bir öğretmenin yerine geçici olarak derse giren yeni mezun Rabia Öğretmenin yazısını okumak yeterlidir diye düşünüyorum.

EZBER KABUSU SONA ERDİ ! ( * )

Okul hayatım boyunca genelde başarılı bir öğrenci olmama rağmen matematik benim için bir korku ve ürperti sebebi olmuştur.

İlkokulda matematik dışında tüm konuları dikkatle dinliyor ve anlıyordum. Bu durum benim çok canımı sıkıyordu. Bundan rahatsız oluyor bir türlü kabullenemiyordum.
Diğer notlarım hep yüksekti; matematik notum da yüksek olmalıydı.

Bütün anlama çabalarıma rağmen başarısız olunca ben de ‘’Matematiği anlamama gerek yok. Yalnızca çok çalışıp soruları çözüp notumu yükseltmeliyim.’’ Diye düşünmeye başladım. Bir süre sonra da aradığım yöntemi bulmuştum, ’’EZBER’’Artık matematik konuları anlatılırken hiç anlamaya çalışmıyor ; tüm enerjimi formülleri ezberlemeye harcıyordum.

Sınavlarda ezberlediğim formülleri kullanarak istediğim yüksek notları da almaya başlamıştım fakat sınav sonunda bütün ezberlerim uçup gidiyordu.

Bu yöntemle başarılı olmama rağmen matematikten hiçbir şey anlamadan, hep korka korka dolaysıyla da sevmeden okul hayatım sona erdi.

İşin kötü tarafı da seçtiğim meslek te sınıf öğretmenliğiydi. Şimdi öğrenciyken korktuğum matematik daha önce görmediğim kadar korkunç haliyle karşımdaydı.

Evet, evet daha korkunç görünüyordu çünkü benim için artık anlamı değişmişti. Artık kurallara dönüştürüp ezberlemem için karşımda değildi. Sürekli bana ‘’Beni anlat, beni öğret, beni yücelt, beni sevdir!!!’’ diye avaz avaz bağırıp duruyordu.

Ben ise bütün çabama rağmen bu haykırışa karşılık veremiyordum. Sesim bir türlü çıkmıyor , öğrencilerime ulaşamıyordum...

Pes edemezdim, etmemeliydim ama bu çıkmazdan nasıl kurtulacaktım?

Necip Hocamı işte tam bu sırada tanıdım. Matematiğe olumsuz yaklaşımımı ve korkularımı hissetmiş olacaktı ki yanıma geldi ve kendini tanıttı.

Kısa bir sohbetten sonra ‘’Matematikle Barışıyorum’’ adlı kitabını okumam için verdi. Bu kitabı okuduktan sonra matematikle ilişkimi tekrar sorgulamaya başladım.

Bu zamana kadar matematik konularını hep ezberlemiş,farklı çözüm yollarını işaret eden kapıların varlığından habersiz yaşamış, çözümlere daima bildiğim tek bir kapıdan ulaşmanın uğraşını vermiştim. Bu durumu fark etmemle birlikte matematiğe bakış açımda çok önemli değişiklikler olmaya başladı.

Yıllardır ‘’Çözüme bir tek kapıdan ulaşılır.’’düşüncesini yavaş yavaş kafamdan atmaya başladım. Kafamdaki bu düşünce yok oldukça çok farklı kapılar belirmeye başladı. Ve ben artık korkmadan beliren her kapıdan içeri girmeye başladım. Kapıların hiç biri kilitli değil , hepsi beni bekliyor. Matematik aydınlık dünyasına beni bekliyor.....

Artık matematiği kurallar,formüller bütünü olarak değil hayatın ta kendisi olarak görüyorum. Ve şimdi ben de matematiği seviyorum...

Evet, matematiği seviyorum ama kısa bir sürede bir mucize beklemiyorum. Mucize benim içimde ...Ağır ağır, sindire sindire bazen zorlanarak bazen de yorularak ta olsa hedefime ulaşacağım. Yakın zamanda da matematikle tamamen barışacağım...

( * ) Rabia Öğretmen

Eğitimci-yazar Necip GÜVEN / Eskişehir

Tel: 0 ( 505 ) 346 80 02 ( Avea Öğretmen Hattı )

Email 1: necipguven2003@mynet.com

Email 2:matematigisevdirenadam@gmail.com

Web: http://www.matematigisevdirenadam.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder